gencmanifesto kurulduğundan bu güne 33 ülke tarafından okuyucu bulmuştur. Aşağıda göreceğiniz sayacturka tarafından bu tesbitler yapılmıştır. Bu blogun hiçbir siyasi güç ile uzaktan yakından alakası yoktur. Tek amacı Türk Gencini daha iyi bir noktaya taşımaktır.

genmanifesto
genckalem92@gmail.com

desteklerinizi bekliyoruz

23 Mayıs 2009 Cumartesi

Uzan dım gören yok mu?

Geçen günler içersinde her zaman yaptığım gibi markete girdim; yeni dergiler bakmak ve gazete almak için. Bir an olsun gözüm girişteki kitaplara takıldı. Öyle bir yer de duruyorlardı ki sebzelerin arasında laf olsun diye konmuştu sanki, büyük ihtimalle de öyleydi. Kitapları incelemeye başladım; kitapların çoğunun hoş ama boş diye tabir edilen türlerdi ama aralarında güzel olanları da yok değildi. Fiyatlarının uygun olmasından dolayı kendimi alamadım birkaç tane aldım. Sanki karpuz seçiyordum dışardan o kadar komik duruyordum ki her halde sebzelerin arasında geçenlerin gözlerinden kaçmasa olması gerek. Etraftakilerin bakışları arasında karpuzlarımı pardon kitaplarımı almıştım. İçimden kitaplara yapılan bu saygısızlığa söylenirken gözüm bir kitaba takıldı. Arada bir yerde uzanmıştı sanki. En arkada kimse görmesin diye sanki gizlenmişti. Elimi aldım ve üzerindeki tozları temizlerken gördüğüm manzara şaşırtıcıydı. Şimdi anlamıştım neden arkada gizlenmiş olduğunu. Eser Mustafa Yılmaz’ ın Kendi Kaleminden Bir İmparatorluğun Çöküşü adlı kitaptı. Üzerinde ise gözümüze sokmak istercesine Kemal Uzan yazıyordu. Çoğu bu konuyla ilgili kitap gibi bunu da boş olanlardan zannettim fakat yanılmış. Başlarda bunu da gündemi karıştırmak için yazılan kitaplardan zannettim fakat yanılmaya devam ediyordum . Gündem de darbe günlükleri modayken Uzan’ ın günlükleri de öyledir zannettim ama en büyük şoku burada gördüm. Değil di hiç biri Kemal Uzan’ ın kendi elleriyle yazdığı günlerdi bu. İnanamadım Kemal Uzan ortada yok iken bu kitap nasıl vardı nasıl yazılmış kafam karışmıştı ama lakin bu eser artık benimdi. Eve gittiğimde bir solukta bitirdiğim kitap ise gerçeği gösteriyordu. Onca dolandırıcılık olayları ortaya çıkmıştı ama Kemal Uzan hiçbir alakası yoktu bunlardan. Onca şeyin temelini atan, kuran Kemal Uzan’ ın hiçbir alakası yoktu çok şaşırdım. Olaylar karşısında nasıl durduğu ise merak konusu. Kendi kurduğu imparatorluk oğulları ve eşi tarafın yok edilmişti sanki onca siyasi olay öncesinde üstelik. Hiçbir siyasi olay olmamıştı veya biz öle sanıyorduk fakat kitaba göre siyasi olaylar öncesi başlamıştı gerileme döneminin ayak izleri duraklamaya giderken. Şimdi ne durumdalar orası merak konusu iken Kemal Uzan’ ın duruşu o içindeki feryat daha da merak konusu doğrusu. Şimdi anlamıştım kitabın niye uzanıyormuşçasına arkada durduğunu. Artık yorulmuştu, artık bıkmıştı. Kaptanlar misaliydi hali, batışı seyrediyordu. Dibe doğru….

08,08

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder